Nuriye ve Semih Hocalarımız açlık grevlerinin 75. gününde “Gezi benzeri eylemlere sebep olabileceği” gerekçesiyle gözaltına alınmış; 76. gününde ise “tutuklanmamaları halinde adalet işleyişine zarar verecekleri” gerekçesiyle tutuklanmışlardır!
Tek Adam rejimi inşaa çalışmalarına 7 Haziran’da başlamış ve 15 Temmuz darbe girişimiyle hızlandırmış olan Saray, 16 Nisan’dan beridir faşizmde level atlamış bulunmaktadır. Açlık grevinin kritik aşamasında olan hocalarımızın tutuklanması faşizmin sınırlarını bile zorlayan bir o/hal durumudur. Devletin seferber ettiği tüm ideolojik aygıtlara rağmen, ülkenin içinde bulunduğu hale halkın tepkiselliği artıyor ve dolayısıyla eylemselliği yaygınlaşıyor. Bunun karşısında ise Saray, cebinde kalan son taktiği; devletin zor aygıtını kullanıyor. Küçük bir kıpırdanmanın bile halkta yaratacağı büyük patlamaların farkında olarak direnişi kuşatma altına alıyor; tehditlerini saldırı, gözaltı ve tutuklamalarla sürdürüyor.
Bu şiddet ve acziyet haline son sözümüz Nuriye Hocamızın tutuklanmadan önceki sözüdür! “Bütün cephanemizle insanız. Ezilmeyi reddetmiş bir insanın karşısına koyacak bir şey bulamazsınız.”